Soma Sağlık, Sosyal ve Eğitim Vakfı

Yayınlanma Tarihi: 27 Mart 2004

 

Vakfımız 1984 yılında Soma Sulh Hukuk Mahkemesi’ne kuruluş senedini vermiş ve 1985 yılında Hüseyin Körük, Suat Özbey, Y.Ziya Sevişlerli, Mehmet Balcı, Zekeriya Kara, Basri Karaca, Seyfettin Eroğlu, A.Turan Doğan, Tezcan Önal, Turgut Yeldoğan, Nadir Bayramoğlu, Süheyl Buket, Osman Özben, Burhan Doğan, Faik Özdemir, Mehmet Akın, Hüseyin Kök, Sabahattin Süer ve Ahmet Tatlı’dan oluşan 19 kişiden oluşan kurucular kurulunun bu müracaatı sonucunda fiilen hizmete geçmiştir. O tarihten bu tarihe 4 jenerasyon geçmiş, bizim şu anda ki yönetim kurulu 4. jenerasyondur. Vakfın kurulmasında ki esas amaca gelince; vakıf tüzüğünün 3. maddesinin a bendinde; Soma ilçesi sınırları içinde yoksulluk ve yaşlılık gibi nedenlerle yaşamlarını bir aile ocağında sürdürebilmek imkanından yardıma muhtaç kişileri bir çatı altında toplayarak kendilerine her türlü ilgi ve şefkat gösterebilmek suretiyle, gözetim ve bakımlarını sağlamak, onları yalnızlık ve düşkünlüğün perişanlık ve tek başına yaşamanın zorluklarından kurtarıp korumak için huzur evi kurmak. Gerektiğinde aynı amaçla nakdi ve ayni yardımda bulunmaktır. Vakıf tüzüğünün 3. maddesi b bendinde ise gaye; Halkımız için gerekli hastane, dispanser, sağlık yurdu ve benzeri tesisler inşa etmek, mevcutları varsa onarmak, tadil etmek, gerektiğinde aynı amaca yönelik kurulu derneklere ve benzeri kuruluşlara yardım etmek. Bu tüzüğümüzün sağlık ve sosyal hizmetler kısmına ait amaçlardır. Yine tüzüğümüzün 4. maddesinde ki eğitim hizmetleri amacının a bendi; Kabiliyetli vatan evlatlarını eğitim kurumlarının her kademesinde dini, teknik, fen ve kültür, bilim dallarıyla diğer kültür, eğitim dallarında yurtiçinde ve yurtdışında tahsillerini yapması için burslar vermek, memleketimizin muhtaç olduğu ilim ve fen adamlarının yetişmelerine yardım etmek. aynı maddenin b bendinde vakfımızın amacı; Eğitim hizmetleri çerçevesinde okul binaları, öğrencilerin barınma ve çalışmalarına elverişli yeni yurt binaları ve benzeri tesisleri inşa etmek, onarmak ve tasnif etmek, gerektiğinde ilgili kuruluşlara yardım etmektir. Yine aynı maddenin c bendine göre ise; Vakıf gayesinde belirtilen eğitim, sağlık ve sosyal hizmetleri gerçekleştirmek için gerektiğinde resmi ve özel kuruluşlarla işbirliği yapmaktır. Bu bahsettiğim maddeler vakfımızın kurulmasında ki ana amaçlarının ana maddeleridir.1985 yılında kurulan vakfımız, 1986 yılında kollarını sıvayarak ilk iş olarak bu bahsettiğimiz huzur evinin yapılması için girişimlerde bulunmuştur. Eski Devrim İlkokulu’nun bulunduğu yerde girişimler sonucu burada hafriyata başlanmış, 1994 yılında ise inşaatı bitirilmiştir. Tabi bu bina yapılırken başta Somalı hayırseverler olmak üzere özellikle Soma’da termik santralinin montajını yapan Gama Şirketi’nin büyük emekleri vardır. Böylelikle 1994 yılında biten bu yerin açılması 1997 yılına nasip olmuştur. Ancak bu geçen üç sene zarfında bazı düşünceler gündeme geldi. Biz en az 22 adet yaşlı bakıma muhtaç kişiyle bu yeri açmak istiyorduk. Ama bu rakamı yakalayamadık. Ancak 6 bakıma muhtaç yaşlı bize başvurmuştu. İşte bu üç sene maksadına seslenecek şekilde hizmete sokamadık. Sizin belediye başkanlığı döneminde hatırlarsınız ki, siz de bu işin içersindeydiniz. Sağlık Bakanlığı’na bağlı göğüs hastalıkları hastanesi şekline çevirmek istedik. Ama binanın fiziki yapısı buna uygun görülmedi. Daha sonra burasının hastane olarak kullanılamayacağı kesin olduktan sonra vakıf yönetim kurulu olarak buranın yurt binası olarak kullanılır mı düşüncesini ön plana çıkardık. Bu defa da ekonomik yönden ve şehre uzaklığı yönünde öğrenci bulamadık. Nihayet vakıf yönetim kurulu sizin de belediye başkanı olduğunuz dönemde bir komisyon kurularak binanın talip olan Sosyal Hizmetler Genel Müdürlüğü’ne devri konusunda bir karar ağır bastı. Ve sonuçta 11.01.1997 tarihinde 12 maddelik bir protokolle binamız Sosyal Hizmetler Genel Müdürlüğü’ne 49 yıllığına devredildi. Bu protokol yapılırken vakfın menfaati doğrultusunda maddeler konuldu. Bunlar nelerdi; Bu protrkolün 7. maddesi; Huzur evinde kalabilecek en az 20 yaşlının kalabilmesi şartı öne sürülüyordu. Ayrıca da 8. maddesinde; Soma’da yaşayan özürlülerin öncelik tanınmasını öneriyordu. Huzur Evi bugünkü tarih itibarıyla 121 özürlü, 20 tane yaşlı ve 100 çalışanı ile toplam 241 kişiye istihdam olanağı sağlamıştır. Böyle bir olanağı sağlayan vakfımızın kurucular kurulunun üyelerinden ölenlerine rahmet ve kalanlarına uzun ömürler dileyerek şükranlarımı sunuyorum.986 lı yıllarda inşaata başlanırken bizim büyüklerimiz arsayla ilgili bir girişimde bulunmamışlar. İlgili makamlara biz bir huzur evi yapyoruz, onlarda yapın demişler. O zaman ki belediye başkanının gösterdiği yer olan şimdi ki yere bu binayı yapmışlar. Ne mülkünü, ne de tapusunu düşünmüşler. Sadece vatana, millete hizmet maksadıyla bu binayı bitirmişler. İşte biz bu binayı Sosyal Hizmetler Genel Müdürlüğü’ne devrederken bu binanın sahibi sanki biz görünüyormuş gibi davrandık. Önemli olan buranın açılması idi. Soma’ya bir hizmet verilmesi idi. O maksatla onlarda fazla incelemediler. Daha sonra bizim incelememiz neticesinde binanın hazine arazisi üzerine yapıldığını saptadık. Şu anda bulunan huzur evinin bulunduğu alan 10 dönüm cıvarında idi. Sanyorum üzerine 3000 m2 olan şimdi ki üç katlı bina yapıldı. İdari hizmet odalarının haricinde 30 adet odası vardır. Burada 20 adet yaşlı, özürlülerimiz ile beraber kalmaktadır. Bu binayı yaparken en büyük katkıyı yardımsever vatandaşlarımızın yanında GAMA şirketinin çok önemli katkısı vardır. Bir de o zaman bu binanın kurulmasında ELİ’nin yardımlarını da yadsımamak gerekir. Ayrıca 1994 yılından 2004 yılına kadar 40 fakir öğrenciye burs vermişiz. Şu anda onlarca öğretmen, doktor ve mühendis kardeşlerimiz bizim verdiğimiz burslar sayesinde okullarını bitirip mezun olmuşlardır.2004 yılında yeni ek huzur evi yapılmasının kararı alındıktan sonra öğrencilere vermiş olduğumuz bursu kesmek zorunda kaldık. Çünkü çok büyük bir birikime ihtiyacımız vardı. Ama binamızı sosyal hizmetlere devrettikten sonra o faaliyetler devam etti ve yaklaşık 5000 kişiye gıda yiyecek ve kömür yardımı yaptık. Bunu yardımsever ve hamiyetsever Somalı vatandaşlarımızın sayesinde yaptık. Ayrıca öğretmenlerimiz ve mahalle muhtarlarımızın yardımlarıyla fakir ailelerin okuyan çocukları tespit edilerek giyecek ve kitap yardımı halen vakfımız tarafından yapılmaya devam edilmektedir. Vakfımız bununla da yetinmeyip, Allah bir daha bizim başımıza vermesin, Adapazarı depreminde etkilenen depremzadelere yardım için vakfımızın önderliğinde Soma Belediyesi, Maden İş Sendikası, Tes-İş Sendikası ve o zaman ki televizyonun katılımıyla bir platform oluşturulmuş, bu platforma daha sonra 20 ye yakın sivil toplum örgütü ile hemşehri dernekleri de katılarak bir komisyon oluşturularak incelemeye gönderilmiştir. İşte ben de o ekibin içindeydim. İlk incelemeye giden ekibin içersinde ben, Diş Hekimi Mustafa Topçu, Sayın Bilal İpekçi, Maden İş Sendikası Başkanı Nayim Sezer Bey vardı. Biz üç gün burada inceleme yaptık. İlçemizden Adapazarı’na yapılacak en iyi yardımın yıkılmayan binalarda, acilen yapılan prefabrik binalarda ve insanların yapmış oldukları ve kaldıkları tahta barakalarda yakıt ihtiyacı olarak kömür olduğunu tespit ettik. Bunu rapor halinde platformun görüşüne sunduk. Bu görüşü raporu sunarken Adapazarı’nda bulunan tüm sivil toplum örgütlerinden görüş aldık. Bu görüş sonucunda gıda ve giyecek yardımlarının çok olduğunu hatta bunun dağıtımında aksaklıklar olduğunu tespit ettik. Soma’dan o bölgeye gönderilecek olan gıda, yiyecek ve giyecek yardımının makbul görmeyeceğini beraberce onayladık. En iyi yardımın kömür olacağını kararlaştırdık. Platformda bir şartla bu kömür yardımının yapılmasına karar verdi. O da şudur. Buradan oraya gidecek olan kömürlerin bizzat takip edilerek ve gözetim altında yine buradan oraya gidecek olan ekip tarafından dağıtılması idi. Platformun tüm kollarıyla irtibat kurularak bu kömürler toplanmıştı. Bu suretle toplanan 15000 torba kömür ve 1 kamyon gıda ve 1 kamyonda beyaz eşya Adapazarı’na gönderilmişti. Bu kamyonlarla giden ekibimiz de alınan izin sonucunda malzemeleri halka dağıtmıştı. İkinci aşamada ise yine vakfımızın önderliğinde aynı yardımları Düzce ve cıvarına da yaptık. Bunlar yapılan hizmet noktasında sevindirici ama orada dağıtılırken yaşanan acılar dolayısıyla üzücü idi. Tabii bununlala da kalınmadı. İlçemizde bulunan Karacahisar ve Boncuklu köylerinde çıkan yangınlarda mağdur kalan vatandaşlarımıza vakfımız tarafından her türlü yardım yapıldı. Bu yangında birçok vatandaşlarımızın hayvan damları ve ağılları yandı. Ayrıca çok sayıda hayvanları telef oldu. Kaymakamlık kanalıyla o köylerin muhtarlarıyla irtibata geçtik ve ihtiyaçlarının tuğla, çimento ve kum gibi inşaat malzemeleri olduğunu tespit ettik. Kaymakamlık ve beledimizin de yardımlarıyla bu köylere gereken yardımları yaptık.1997 yılında yaptığımız binayı Sosyal Hizmetler Genel Müdürlüğü’ne devrettikten sonrasizin de daha önce sorduğunuz 20 adet Somalı yaşlı ve özürlü maddesine dayanarak ki; şu anda ki Huzur Evi’nde 20 ye yakın yaşlı, 150 adet kadar özürlü vatandaşımız yaşamlarını sürdürmeye başladılar. Bu kişiler aynı fiziki ortamı paylaşıyorlardı. Burada görev yapan müdür ve çalışanlarının çok iyi çalışmaları neticesinde tercih edilen bir rehabilitasyon kurumu haline dönüşmesi, buraya tercihleri daha da hızlandırdı. Bilhassa özürlüler açısından buraya yoğunluğun artması dolayısıyla bu durum yaşlılarımızı rahatsız ediyordu ve bu rahatsızlık uzman raporları ile onaylanmış idi. Hem uzman raporlarının hem de Sosyal Hizmetler Genel Müdürlüğü’nün vakıfa sunmuş olduğu görüş, yaşlıların Turgutlu’ya gönderilmesi yönündeydi. Söyleşinin başında da bahsettiğimiz gibi bugünün parasıyla 2,5- 3 trilyon liraya mal olan ve Başta Gama Şirketi olmak üzere yardımsever Somalılar tarafından yapılan bu binanın yapılmasında ki ana amaç huzur evi olarak kullanılması idi. Bu görüş bize vakıf olarak dokandı ve bizim tarafımızdan kabul edilmesi mümkün değildi. Kendi aramızda yaptığımız toplantılar sonucunda huzur evinin Soma’dan kaldırılmasına kesinlikle karşı çıktık ama onlarda bizden bu konuya çare bulunmasını istediler. Biz de gerekirse ek bina yaparız ve yaşlılarımızı buraya yerleştiririz dedik. Kabul gördü ve neticede yeni bir binanın yapılması fikri onaylandı. Bu kararı alırken yapılacak binanın arsasının mutlaka vakfın mülkiyeti altında olması gerekiyordu. Öncelikli fikir, binanın yine eski binanın bahçesinin içersinde olma yönündeydi. Bu amaçla çeşitli resmi görüşmeler yapıldı. Milli Emlak ile yapılan toplantı neticesinde bir çözüm yolu bulundu. Şu anki binanın içinde bulunuduğu bahçenin yanında bir arsa bulunması bizden istendi. Araştırmalar sonunda o tarlayı bulduk ve sağolsun yönetim kurulu üyemiz Sayın Hatice Bozdemir bizzat kendisi bu tarlayı vakıf adına alarak, burada imar kanununun 18. maddesi uygulama şartı ile Soma Belediyesi’ne bağış yaptı. Belediyemize burada teşekkür etmek istiyorum ve bu kararı anlayışla karşılayarak alınan arsa cıvarında 18 uygulaması yaptı. Vakıf bu suretle 1400 m2 bir arsaya sahip oldu. O alan üzerinde inşa çalışmalarına başladık. Yorucu bir çalışmaydı bu. 36 ay sonunda 2007 yılında temellerini attık. İnşaata başlamadan önce arsanın alt yapı çalışmaları yani jeolojik ve jeofizik etütleri yapıldı. Mimari ve mühendislik araştırmaları yapıldı. Projeler çizildi. Sonucunda binanın nasıl yapılacağı konusunda araştırmalara başladık. O zamanları Soma’ya gelen Sosyal Hizmetler Genel Müdürü ve Kaymakam Bey’imizinde katkılarıyla bize tahsisat çıkarıldı. Bu para 114 milyar cıvarındaydı. Verilen bu tahsisat bize devlet- vatandaş işbirliği ile yapılması fikrini ortaya çıkardı. Bu yönde çaba göstermeye başladık. Biliyorsunuz ilçelerde devlet binalarının yapımı Bayındırlık İl Müdürlüğü ve İl Özel İdaresi kanalıyla yapılmaktadır. Bu iki kurumla bizati yaptığımız görüşmelerde bu işin İl Özel İdaresi tarafından yapılması kararlaştırıldı. 28.05.2007 tarihinde vakfımız İl Özel İdaresiyle 13 maddelik bir protokol imzaladı. Bu 13 maddenin bazıları şöyledir; Birincisi binanın arsası vakıfa ait olacak, ikincisi kaba inşaatı İl Özel İdaresi yapacak, kaba inşaat bittikten sonra İl Özel İdaresi burayı vakfımıza devredecek ve bundan sonra ki hizmetleri vakfımız tarafından devam ettirilecektir. Bina bittikten sonra vakfımız bu binayı devlete hibe edecektir. Tabii resmi bir yatırım yapılabilmesi için arsanın devletin olması gerekmektedir. Bunun bize ait arsanın 49 yıllığına intifa hakkını İl Özel İdaresine verdik. Bu konuda bize üstün gayret ve yardımlarını esirgemeyen başta Sayın Valimiz olmak üzere, Sayın Kaymakamımız ve Belediye Başkanımız ile İl Özel İdaresi ve İl Genel Meclisi Üyelerimize vakfım adına teşekkür etmeyi bir borç bilir, şükranlarımı sunarım. Beraber yapma kararı çıktıktan sonra inşaata başlandı. İnşaatin keşif bedeli, 1 milyon 626 bin 850 YTL. olup kaba inşatinin keşif bedeli ise 750 bin YTL. dir. Kaba inşaatı ihalesi bu keşif bedeli üzerinden yapılmnış olup, 580 bin YTL. ile işin yapımı Tüzemen İnşaat adlı firmada kalmıştır. Kaba inşaat bir binanın % 40 ını kapsamaktadır. Geri kalan % 60 lık kısmını ise vakıf olarak biz yapacağız. Bu bedel ise tespitlerde 1 milyon 142 bin YTL. olup bu paranın toplanması, vakfımızın gayretli çalışmaları ile gerçekleşecektir. Bu para temin edilip, bina bitirildiğinde yaşlılarımız rahat ve huzurlu bir ortamda yaşamlarını sürdüreceklerdir. Bina bittiğinde intifa hakkı İl Özel İdaresi’nde, mülk ise vakfımızda olacak ve daha sonra burası huzur evi kullanılmak üzere Sosyal Hizmetler Genel Müdürlüğü’ne devredilecektir.
Soma Sağlık Sosyal ve Eğitim Vakfı (SOSEV) ile İl Özel İdaresi tarafından yaptırılan huzurevi ek inşaatı için Somalı yardımseverler seferber oldu. 85 yaşındaki ‘Faik Usta’ lakabıyla tanınan Faik Özdemir 25 bin YTL bağışta bulunarak örnek bir davranış sergiledi. Halen kaba kısmı yapılan inşaat tamamlandığında huzurevinin 26 oda olacak.
SOSEV Başkanı Mustafa Bayraktar, yardımların artması için sivil toplum kuruluşları ile görüşmelerin devam ettiğini belirtti. Bayraktar, “Çeşitli sivil toplum örgütleriyle toplantılar yapıyoruz. Binamızın kaba inşaatı 800 bin YTL’ye mal olacak. Biz bu rakamı 26 oda olduğu için 26’ya böldük. Karşımıza 30 bin YTL çıktı. 25 bin YTL’nin üzerinde bize yardım edecek olan hayırseverlere, odaların giriş kapılarının yan tarafına birer mermer koyacağız ve üzerinde yardım edenlerin ismlerini yazacağız. Özel İdare ile yapacağımız protokolde o isimlerin bina var olduğu sürece orada yazılı olmasını sağlayacağız. Faik Özdemir ile görüştük, bize müjdeli bir haber verdi. Odanın bir tanesini yaptıracağını söyledi. Kendisi 25 bin YTL bağışta bulundu. İsminin açıklanmasını istemeyen bir dostumuz da yine böyle bir yardımda bulunacak. Şu anda 2 odamız sahiplendi. Onun için çok sevinçliyiz inşaallah devamı gelir.” dedi.
25 bin YTL bağışta bulunan Faik Özdemir de, “Elimizde oldukça vereceğiz. Çünkü verdiğimiz yer çok hayırlı bir iş yapıyor. Ben SOSEV’e çok teşekkür ediyorum.” diye konuştu

Yorum yaz

Yazacağınız yorumlar kontrol edildikten sonra onaylanmaktadır.

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL

KAYIT OL

ÜYE GİRİŞİ

Zaten bir hesabım var

YENİ ŞİFRE

ÜYE GİRİŞİ